Türkiye siyasetinde son yıllarda halkın yöneldiği bir çizgi dikkat çekiyor. Daha sakin, daha dürüst, daha güvenilir bir duruş... Toplum artık tartışmadan, kavgadan, yüksek sesle konuşmaktan yoruldu. İnsanlar kendilerine yakın buldukları, güven duydukları, sözleriyle değil icraatıyla konuşan bir isim arıyor. Bu sessiz taleplerin ortaklaştığı bir figür olarak Mansur Yavaş her geçen gün öne çıkıyor. Mansur Yavaş uzun yıllardır halkla iç içe bir siyaset yürütüyor. Gösterişten uzak, sade ve ilkeli duruşu ona geniş bir toplumsal güven kazandırdı. Ankara’da yürüttüğü belediyecilik, halkın kaynaklarını halk için kullanan, şeffaf ve adil bir yönetimin mümkün olduğunu gösterdi. Bu nedenle siyasi yelpazenin farklı kesimlerinden insanlar onu sadece bir yerel yönetici olarak değil, ülke siyaseti açısından da örnek alınacak bir duruşun temsilcisi olarak görmeye başladı. Bugün Türkiye’de Atatürkçü düşünce ve Türk milliyetçiliği toplum nezdinde yeniden yükselen değerler arasında. Bu yükseliş hamasete değil, halkın yaşadığı gerçeklere dayanıyor. Gençler, emekliler, esnaf, işçi, çiftçi artık adalet, liyakat, ekonomik istikrar ve dürüst yöneticiler istiyor. Mansur Yavaş da tam bu beklentilere uygun bir profil çiziyor. O, sadece belli bir kesime değil; geniş halk kitlelerine hitap edebilen, siyaseti kutuplaştırmadan yürüten, ortak değerleri önceleyen bir çizgide duruyor. Türkiye’nin toplumsal yapısı çeşitlidir. Ancak bu çeşitlilik içinde milletin çoğunluğunun ortaklaştığı kavramlar bellidir: Vatan sevgisi, bayrak, adalet, şeffaflık, dürüstlük ve halkçı yönetim anlayışı. Mansur Yavaş bu değerlere yabancı değil. Onun siyasi duruşu, devlet geleneğine uygun; halkla gönül bağı kuran bir anlayışa dayanıyor. Bu nedenle bugün çok farklı siyasi görüşlerden insanlar onun adını duyduğunda güven hissediyor. Toplumun ihtiyaç duyduğu siyaset tarzı artık netleşiyor. Sert söylemlerle değil, yapıcı tavırlarla yol almak; ayrıştırıcı değil, birleştirici olmak gerekiyor. Mansur Yavaş bu tarzın sembol isimlerinden biri haline geldi. Sadece Ankara’da yaptıklarıyla değil, genel duruşuyla da bunu ispatladı. Türk siyasetinde dürüst, halkçı ve ilkeli bir isim etrafında birleşmek isteyen büyük bir kitle var. Atatürkçü düşünceye gönül verenler, Türk milletinin birliği ve geleceği için kaygı duyanlar bu duruşta kendilerini buluyor. Bu nedenle olası bir seçimde Mansur Yavaş, sadece bir belediye başkanı olarak değil, halkın geniş kesimlerini temsil edebilecek bir lider profili olarak görülüyor. Türkiye, içinde bulunduğu şartlarda artık yeniden güven veren, hesap veren, adalet duygusunu canlı tutan yöneticilere ihtiyaç duyuyor. Mansur Yavaş, bu beklentilere uygun bir isim olarak gündemdeki yerini koruyor. Sessiz çoğunluğun sesine kulak verildiğinde, bu ismin toplumda ne kadar geniş bir kabul gördüğü açıkça anlaşılabiliyor.