Yorumcu Bey
Köşe Yazarı
Yorumcu Bey
 

Kocaeli’de Bir Gece: Ay-Yıldızlı Gövde Gösterisi!

Kocaeli’de dün gece gökyüzü bile kırmızı-beyaz yanıyordu. Tribünlerde tek bir ses, tek bir nefes, tek bir yürek vardı: Türkiye! Ve o yürek, Gürcistan karşısında 90 dakika boyunca sahayı inletip tarih yazdı. Bu sadece bir galibiyet değildi… Bu, özgüvenin, inancın, yeniden doğan bir takım ruhunun hikâyesiydi. Skor tabelasında 4-1 yazıyordu ama aslında orada yazan şey çok daha büyüktü: “Biz yeniden geldik!” Dakikalar 14’ü gösterdiğinde Kenan Yıldız, futbolun sanata dönüştüğü o anı yaşattı bize. O zarif aşırtma, sadece kalecinin üzerinden değil, üzerimizdeki bütün o umutsuzlukların da üzerinden geçti. VAR bile bu gole saygı duydu! Ardından Merih çıktı sahneye, kafasıyla sadece topu değil, rakibin direncini de kaleye gömdü! Ve Yunus Akgün… Bitmeyen enerjisiyle, savaşçı ruhuyla, “ben buradayım” diyen bir delikanlı edasıyla üçüncü golü yazdı. Her birinin gözlerinde aynı şey vardı: vazgeçmemek! Bu takım artık “nasıl oynar” değil, “nasıl savaşır” sorusunun cevabı. Tribünler coştu, kenar yönetimi inandı, oyuncular adeta sahayı sahiplenip rakibine nefes aldırmadı. 52’de bir kez daha Merih… Kaptan gibi, duvar gibi, savaşçı gibi! O an tribünlerde tek bir cümle yankılandı: “İşte bu Türkiye!” Evet, Gürcistan bir gol buldu ama o sadece skor tabelasında bir ayrıntıydı. Çünkü bu maçın özeti basitti: Bir millet ayağa kalktı. Bir takım yeniden doğdu. Ve bu kez, kimse kolay kolay durduramayacak onları! Kocaeli Stadyumu’nda o gece sadece bir futbol maçı oynanmadı, bir inanç tazelendi. O inanç ki, formanın hakkını terle ödeyenlerin hikâyesidir. Kenan Yıldız’la gençliğimizin ışığı, Hakan’la zekâmız, Merih’le irademiz sahadaydı. Şimdi sırada yeni hedefler var… Ama unutmayalım: Bu ülkenin çocukları isterse, her stadyum bizim vatan toprağımız olur!
Ekleme Tarihi: 15 Ekim 2025 -Çarşamba

Kocaeli’de Bir Gece: Ay-Yıldızlı Gövde Gösterisi!

Kocaeli’de dün gece gökyüzü bile kırmızı-beyaz yanıyordu. Tribünlerde tek bir ses, tek bir nefes, tek bir yürek vardı: Türkiye!
Ve o yürek, Gürcistan karşısında 90 dakika boyunca sahayı inletip tarih yazdı.

Bu sadece bir galibiyet değildi…
Bu, özgüvenin, inancın, yeniden doğan bir takım ruhunun hikâyesiydi.
Skor tabelasında 4-1 yazıyordu ama aslında orada yazan şey çok daha büyüktü:
“Biz yeniden geldik!”

Dakikalar 14’ü gösterdiğinde Kenan Yıldız, futbolun sanata dönüştüğü o anı yaşattı bize.
O zarif aşırtma, sadece kalecinin üzerinden değil, üzerimizdeki bütün o umutsuzlukların da üzerinden geçti.
VAR bile bu gole saygı duydu!
Ardından Merih çıktı sahneye,
kafasıyla sadece topu değil, rakibin direncini de kaleye gömdü!

Ve Yunus Akgün…
Bitmeyen enerjisiyle, savaşçı ruhuyla, “ben buradayım” diyen bir delikanlı edasıyla üçüncü golü yazdı.
Her birinin gözlerinde aynı şey vardı: vazgeçmemek!

Bu takım artık “nasıl oynar” değil, “nasıl savaşır” sorusunun cevabı.
Tribünler coştu, kenar yönetimi inandı, oyuncular adeta sahayı sahiplenip rakibine nefes aldırmadı.
52’de bir kez daha Merih…
Kaptan gibi, duvar gibi, savaşçı gibi!
O an tribünlerde tek bir cümle yankılandı:
“İşte bu Türkiye!”

Evet, Gürcistan bir gol buldu ama o sadece skor tabelasında bir ayrıntıydı.
Çünkü bu maçın özeti basitti:
Bir millet ayağa kalktı.
Bir takım yeniden doğdu.
Ve bu kez, kimse kolay kolay durduramayacak onları!

Kocaeli Stadyumu’nda o gece sadece bir futbol maçı oynanmadı,
bir inanç tazelendi.
O inanç ki, formanın hakkını terle ödeyenlerin hikâyesidir.
Kenan Yıldız’la gençliğimizin ışığı,
Hakan’la zekâmız,
Merih’le irademiz sahadaydı.

Şimdi sırada yeni hedefler var…
Ama unutmayalım:
Bu ülkenin çocukları isterse,
her stadyum bizim vatan toprağımız olur!

Yazıya ifade bırak !
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.